Biraz önce kurtlu elma yiyeyim, dedim. Filme o kadar dalmışım ki kurttan eser yok şu anda. Organik sebze meyve
yerim genelde ama bu kadarını da bazen mide kaldırmıyor. Kurt ya da kurtlar midemde
fazla oyalanmayın lütfen!..
Organik tüketim kervanına biz
katılalı yıllar oldu. Aslında ben kendimi bildim bileli evde organik ürünler
tüketiyoruz. Yazın yaz ürünleri kışın kış ürünleri tüketiyoruz. Acayip sağlıklı
bir aileyiz. Ki bu işte, kurtlu elma yediğimde “Aaa kurtu da yemişim.”
repliğinin olabildiğince doğal dökülmesini sağlamaktadır. Annem konu olunca
anlatabilecek hikayelerin sonu yoktur. Anneler genelde komik hikayelerin baş
kahramanıdır. En azından benim annem. Neyse.. Kurtlu elma yemek bizim için
doğal ama başkaları için garipti her zaman. Arkadaşlarım okulda kurtlu elma
yediğimde, fukara gözüyle baktılar bana hep. Anlatmaya çalıştım ama
anlamadılar. Çok büyük bir travmaydı. Ahh anne!
Evimize gelen misafire annemim
tipik soruları:
- Kurtlu mu, kurtsuz mu elma istersiniz? (Kurtlu, organik olan elma.)
- Dünkü çayı mı, bugünkü çayı mı istersiniz? (Kaçak çaya annem dünkü çay der.)
- Bayat ekmek mi, taze ekmek mi istesiniz? (Taze ekmeğe göre bayat ekmeğin daha sağlıklı olduğunu düşünür. Evet genelde taze ekmek alırız her gün lakin ertesi gün yeriz onu da!..)
- Dağ kekiği mi, market kekiği mi istersiniz? (Yazın dağdan kendi toplar kekiği. İşte o da organiktir.)
Bu böyle devam eder. Merak
edenlere dip not misali: Annemle babam organik tarım yapıyorlar.
Ekim 2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder